Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve milletinin bölünmez birliği için bedenini bayrak yaparken, hain kurşunlara hedef olan bir Türk Generalinin durumunu kaleme alarak sizlerle paylaşmak istiyorum.
Balıkesir’de beni duygulandıran Komutanı Gazi Paşa’mı ziyaret ettim. Olaylara bakış açısı, yaklaşımı ve sorunları çözmeye yönelik gayretleri için kendilerine müteşekkir kaldım.
Balıkesir İl Jandarma Komutanlığı 1923 yılında teşkil edilmiştir. Balıkesir ili, 14.108 km² yüzölçümüne sahip olup, İlin % 96’sı jandarmanın sorumluluğundadır. Emniyet, asayiş ve kamu düzeninin sağlanması ile suçların azaltılması, önlenmesi ve suçluların yakalanmasına yönelik çalışmalara aralıksız olarak devam edilmektedir. Bu görevler ehil ellerde başarılı olmaktadır.
Balıkesir Jandarmasının başarısı gün geçtikçe artmakta, halkın memnuniyeti ise çoğalmaktadır.
Dünyanın hiçbir yerinde halkın güven ve desteğini alamayan güvenlik güçlerinin başarılı olduğu görülmemiştir. Kanun ordusu şanlı Jandarma teşkilatındaki Tümgeneral Sayın Nurettin Alkan vatanına, milletine, bayrağına ve askerlik mesleğine aşık gerçek bir kahraman ve vatansever bir Generaldir. 15 Temmuz bunun en büyük kanıtıdır. Başarısı daimdir, yeni görevi hayırlı olsun.
Tümgeneral Nurettin Alkan, 23 Ağustos 2023 tarihli 2023 / 390 sayılı Cumhurbaşkanı kararnamesi ile Tunceli Jandarma Bölge Komutanı iken Balıkesir İl Jandarma Komutanlığına atanmıştır.
Vatanına, milletine, bayrağına, Atatürk ilke ve inkılaplarına gönülden bağlı, mesleki değerleri ve etik ilkeleri benimsemiş, bilimsel ve teknolojik gelişmeleri sürekli takip edebilen ve kendisini bu doğrultuda geliştirebilen, şekil, ruh ve görev disiplinini özümsemiş, kendisine tevdi edilen her türlü görevi başarabilme azmi olan, bilgi ve beceriye sahip Balıkesir’e atanan paşanın adıdır Nurettin Alkan.
Tarihin, doğanın ve kültürün buluştuğu Balıkesir ülke savunmasında 5 kongreyle Milli Mücadeleyi sevk ve idare etmiş, Kuva-yı Milliye’nin başkenti olmuştur. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı bağımsızlık yürüyüşünde Milli Mücadeleye en büyük desteği veren Balıkesir’in bağımsızlığı olduğunda devleşen ve devletleşen bir şehir olarak tarihe adını altın harflerle yazdırmıştır. Balıkesir bağımsızlığı her şeyin üzerinde tutan bir halkın işgalci güçlere karşı destanlar yazdığı bir serüvenin adıdır.
Binlerce yıldır yaşadığımız bu coğrafyada nice savaşlar, nice afetler, nice yıkımlar yaşadık. Her defasında vatanımıza sahip çıktık. 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal’in yaktığı bağımsızlık ateşinin özgürlük mücadelemizin son halkası olduğunu düşündük. Aradan geçen yaklaşık 100 yıla rağmen barış içinde yaşadığımız ülkemizde 15 Temmuz 2016 gecesi hiç beklemediğimiz bir yerden hain bir saldırıya maruz kaldık. Kurtuluş Savaşı’nda Nene Hatun’u, Maraşlı Sütçü İmam’ı, İzmir’i işgal eden Yunanlılara ilk kurşunu sıkan gazeteci Hasan Tahsin’i çıkaran bu bereketli topraklar; 15 Temmuz gecesi de darbecilere karşı ilk kurşunu sıkan Ömer Halisdemir’i, henüz
15 Temmuz 2016’da tarih bir daha gösterdi ki ülkemizi hayallerinden, birlikteliğinden, hedeflerinden kimse uzaklaştıramayacak. Ülkemiz için doğru bildiğimiz yolda azimle, hiçbir zorluktan korkmadan, kararlılıkla yürüyerek bu cennet vatanı daha da güzelleştirecek, ay-yıldızlı bayrağı daima dalgalandıracağız.
O gece umutlarımıza, hayallerimize, özgürlüğümüze pranga vurulmak istendi. O gece elleri silahlı karanlık adamlar her gün gelip geçtiğimiz caddeleri, oyun oynadığımız parklara çıkan yolları, okul önlerini kesmiş haramiler gibiydi. Yunus Emre’den, Mevlana’dan, Hacı Bektaş’tan, Hacı Bayram Veli’den, Pir Sultan Abdal’dan, Koca Sinan’dan beslenen bu toprağın evlatları zalimlere karşı istiklali ve istikbali için direndi.
Milletimiz o gece ayağa kalkarak sokağa çıktı ve sinsi duvarları, surları yıktı geçti. İnanan, savunan bir halkın önünde hangi güç durabilirdi ki. Ankaralı bir köylü, Erzurumlu bir delikanlı, torunlarının büyümesini bekleyen dedeler, hayata annesinin eteğine sımsıkı sarılarak tutunmaya çalışan çocuklar hepsi sokaklarda, meydanlarda gücü zulme alet edenlerin karşısına bir bayrak gibi dikildi. Bir Temmuz akşamında yüreklerinin tam ortasına dayanan namlulara imanıyla karşı çıktı. Kimimiz şehrin herhangi bir yerinde bir namlunun ucunda gençliğini bıraktı, kimimiz arkasında gözü yaşlı ama mağrur bir eş, bir baba ve bir çocuk... Kimimiz hayatının her dakikasını birlikte geçirdiği kardeşiyle birlikte şahadet şerbetini içti.
15 Temmuz 2016'da hain darbe girişiminin yaşandığı gece Ankara'daki Jandarma Genel Komutanlığı binasını karargâh olarak kullanmayı planlayan FETÖ'cüler önce dönemin Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi'yi rehin aldılar. Karargâhın ele geçmemesi için büyük çaba sarf eden Tümgeneral Nurettin Alkan ve beraberindeki dört asker sivil bir araca binerek sivil kıyafetlerle hainlerin işgali altındaki Jandarma Genel Komutanlığı binasına gittiler.
Nizamiyede yaşanan gerginliğin ardından karargâhın bulunduğu yerleşkeye girmeyi başaran Tümgeneral Nurettin Alkan ve beraberindeki komutanlar ilk olarak darbeci Yarbay Süleyman Karaca ile birlikte 18 rütbeli askerin bulunduğu komutanlık binasına doğru hareket ettiler. Darbeci Karaca yanındakilere, "An itibariyle Jandarma Genel Komutanı benim. Emir ve direktifleri benden alacaksınız" dedi. Karaca ve yanındaki hainler sivil araçla karargâha yaklaşan beş komutanı fark edince Nurettin Alkan'ın da içinde bulunduğu aracı yaylım ateşine tuttular.
Bu sırada bir Yüzbaşının silahından çıkan kurşunla omzundan yaralanıp, aşırı kan kaybederek Gazi olan Tümgeneral Alkan ve arkadaşları buna rağmen karargâh binasının hainlerin eline geçmesini önlemek için sabaha kadar çatıştılar. Özel Kuvvetlerin takviye gelmesi ve Beştepe Karargâhında 16 darbeci hainin öldürülmesiyle karargâh binasını FETÖ'cülerin eline geçmekten kurtardılar.
Üstün nitelikli, ilim ve irfan sahibi, hak ve haklıyı üstün tutan, cesur, ahlaklı, aklı hür, vicdanı hür ve vatanperver bir Jandarma Paşası olarak yüce milletimizin hizmetine hazır olduğuna inancımız tamdır. Bu inancımız devlet ve milletimizin istikbaline dair ümitlerimizi ziyadeleştirmektedir.
Cumhuriyetimizin mimarı Atatürk’ün engin fikirlerinden ilham alarak Sayın Cumhurbaşkanımızın himayeleri ve Sayın İçişleri Bakanımızın desteği ve halk efkarının güvenine layık olmasıyla kendisiyle gurur duyacağımız Türk Generalini ilerleyen süreçte komuta kademesinde görmeyi arzu etmekteyiz.
Jandarma Bölge Komutanlıklarının lağıv edilmesinden sonra General rütbesinde ilk defa Gazi Generalin Kuva-yı Milliye Şehri Balıkesir’e atanmış olması özdeş ve anlamlı olmuştur.
Misafirperverliğine teşekkür eder, basın olarak üzerimize düşeni yapacağımızı belirtir, paşamızı ‘’ KARESİ HABER’’ çalışma ofisinde ağırlamaktan da onur duyacağız.
Bütün dünya, bir milletin yurduna nasıl sahip çıktığına o gece bir kere daha şahit oldu. İşte sizler de bu ihaneti hatırlayın, çünkü hatırlamak ayakta kalmaktır, sevmektir, mücadele etmektir. Çünkü hatırlamak vatanı savunurken bütün varlığı ile orada olmaktır. Allah’a emanet olun…